İngiltere'deki insanların da küreselleşmenin ekonomik götürülerinden şikayet ettikleri enteresan bir gerçekmiş. Misal tekstil, madencilik, seri üretim (araba, ütü falan) gibi eskiden çok mühim sektörleri sıfırlanmış zira bu sektörleri yurtdışına kaydırmanın daha ucuz olduğu sonucuna varılmış. Haliyle bir sürü kişi işinden de olmuş. İnsanlar "İngiltere'deki en büyük şirketler, en geniş sermayeler yabancıların" diye hayıflanır olmuşlar. Buraya kadar alıştığımız tablo.
Enteresan olan, İngiltere'nin bu işten karlı çıktığı gerçeği. Yani yatırımcıları Londra'ya çekerek merkezlerini Londra'ya kaydırmalarını sağlamış devlet, bu şekilde de şirketlerin başarılarının kaymağını yiyebiliyor. Çıkan paradan daha fazlası giriyor ülkeye. Dahası, bir şekilde nitelikli olan işçiler yeni ekonomik sistemde yerlerini bulmakta çok sıkıntı çekmemiş gibi görünüyor. Mağdur olanlar ise niteliksiz işçiler.
Türkiye'de aynı durumdan söz edemeyiz tabi ki, öte yandan küreselleşmeye karşı bellenen genel-geçer argümanların tarumar edilmesi ve boş korkuları açık etmesi açısından güzel bir örnekmiş bu İngiltere örneği.
Küreselleşmenin bir seçenek değil netice, zararlarının ise bir netice değil seçenek olduğunu düşünen kişileri yanaklarından öpüyor, şahsımla vayn ve dayn etmeye davet ediyorum.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment